9 Eylül 2010 Perşembe

Hayırlı bayramlar..

Referanduma çok az bir zaman kaldı. 12 Eylül günü memleketin geleceğinin ne olacağına karar verilmiş olacak. Ama durumun ciddiyetinin pek çok kişi farkında değil. Referandumu bir iddia haline getirdiler. Evet diyenler, Hayır diyenlere karşı. Oysa Anayasa değişikliğine topyekün "Evet" yada  "Hayır" denilemez. Onayladığınız maddeler vardır, onaylamadığınız maddeler vardır. Üzerinde düşünülüp incelenmesi gereken maddeler vardır. Yüzdeyüz katılmak ya da katılmamak söz konusu olabilir mi? Tabiki hayır. Oysa Evetçiler, Hayırcılar adı altında kimliksizleştirilerek anayasa değişikliği oylamamız gerekiyor.

Peki o zaman neden bu kadar keskin bir şekilde Hayır diyeceğim 12 Eylül'de. Çünkü bu hükümetin amacı ne anayasa değişikliği ne de daha demokratik bir ülke. Bu hükümetin ezeli ve ebedi amacı  hiçbir zaman değişmedi, değişmeyecek. Onlar her adımı, "sevdaları" olduğunu söyledikleri millet için değil, milleti maddi ve manevi yönden sömürerek amaçlarına giden yolda keselerini doldurarak ilerlemek için atıyorlar.. Kazanmak için her yolu mübah görüyorlar. kah Nazım'dan dizeler okuyorlar kah gözyaşları içinde ömrünün baharında idam edilmiş gençlerin ailelerine yazdıkları mektupları okuyorlar. Hani nerden geldiklerini, söylemlerini ve icraatlarını bilmesek; içlerinde yanan demokrasi ateşi gözlerimizi yaşartacak.

Olasılık diye ortaya attığımız herşey başımıza geliyor. Bundan 10 sene önce "yok canım olmaz öyle şey" dediklerimizi bugün yaşıyoruz. Her hükümet döneminde kendi zenginliğini yaratmıştır, yolsuzluklar olmuştur ama hiç bir dönemde ülkeyi yönetenlerin aileleri bu kadar memeleketi soymamışlardır. Halk nasıl bir gaflet uykusundadır. Herkes herşeyi bilmesine rağmen "ne olacak canım! Bir tek bunlar mı yapıyor, herkes yapıyor" kabullenmişliğinde her yapılan kanunsuzluğu sineye çekmektedirler. Sonunu göremediğimiz bir tüneldeyiz. İşte bu yüzden HAYIR belki de tünelin ucunda bir ışık olacak bizlere.

Halk olarak uyanalım artık bu gaflet uykusundan. Şu anda bu kadar paralar harcanarak yapılacak referandumdan çok daha büük sorunları var bu ülkenin.. Teğet geçtiği iddia edilen krizin etkileri gizliden gizliye virüs gibi yayılmakta. Hergün küçük işyerlerinden biri kapanıyor. Küçük esnaf can çekişiyor. Üniversite mezunu binlerce kişi işsiz, iş bulabilenler de ev kirası ve faturalara yetecek kadar paraya çalıştırılmak istenmektedir. Ülkemde insanlar ekmek derdine düşmüşken neylesin referandumu. "Banane" diyor sokaktaki insan, "Evet çıksa ne nolur hayır çıksa nolur? Karnım doyacak mı sanki?" Halkının evine nasıl ekmek götüreceğini düşüneceği yerde, düşmüş anayasa değişikliğinin peşine. Ne yapsınlar senin referandumunu da anayasa değişikliğini de. Her sorunu çözdünüz sadece "şu yargıyı da elimize geçirsek de memleketi daha rahat yesek" derdiniz mi kaldı.. Şu mübarek bayramda bile milletinize "hayırlı bayramlar dilemeye bile korkuyor dilleriniz.

Memleketime hayırlı bayramlar dilerim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder